Deri | Deri Modelleri ve Fiyatları - İva Sanat
Dünya genelinde yetenekli sanatçılarımızı ve büyülü eserlerini keşfedin.
Kâge; Sen Ölmediğin Sürece Rüya Devam Eder / 5
‘Kâge; Sen Ölmediğin Sürece Rüya Devam Eder’ neyi anlatıyor? Sen ölmediğin sürece rüya devam eder. Burada Sufizmden etkilenen Sufi serisinin devam niteliğinde olan Kâge serisini görüyorsunuz. Sanatçının dilinden; ‘Kendi geleceğime bakıyor olabilirdim. Gerçek gelecek gökten düşüp gelene kadar. Kadersel oluşumlar ve rüya bağları burada tinsel simgedir.’ Tanrı’nın dokunuşunu anlatan bu ayrı seride, ‘gölgede kalan benliklerimize rağmen her zaman O’nun tarafından gözetiliriz. Ve biz ölene kadar bu rüya, bu izdüşüm devam etmektedir’ teması hakimdir. + Tanrı tasviri bu seride; kadın, yer küre ve ağaç gibi birçok figür ile betimlenmiş ve onun gözlemi, dokunuşu ve varlığı teması ile desteklenmiştir. Kâge; Japonca gölge demektir. Gölge benliklerimiz ise; fotoğrafçılık bilimindeki negatif pozlama tekniğinden esinlenilerek mavi vücut ve beyaz saç tonlamaları ile betimlenmiştir. Sebebi; fotoğraf biliminde bu renk tonlarının oluşması hatalı ve istenmeyen bir ışığın patlamasıdır. Sanatçının önceki Işık (Sufi) serisinden sonra gelen bu devam serisi alt benlikleri ve onun altında yatan gölge yanların paradigmalarını anlatır. İnsanlığın günümüzdeki sıkışmışlığına bir el uzatmadır. Bu seride, istenmeyen benliklerimiz mavi ile tasvir edilirken istenmeyen ışığı kabul etmeyi olumlamaktadır. Lakin ışığın yanında gölge de her zaman vardır. Bu nedenle insanın ışığı ve gölge yanları Tanrı’nın dokunuşu ile taçlandırılacaktır. Kadersel oluşumlar ve rüya bağları gibi durumlarda bu varlıklar, benliklerimiz ve yaratıcı güç burada tinsel oluşum yaratılmasını sağlar.
Kâge; Sen Ölmediğin Sürece Rüya Devam Eder / 10
‘Kâge; Sen Ölmediğin Sürece Rüya Devam Eder’ neyi anlatıyor? Sen ölmediğin sürece rüya devam eder. Burada Sufizmden etkilenen Sufi serisinin devam niteliğinde olan Kâge serisini görüyorsunuz. Sanatçının dilinden; ‘Kendi geleceğime bakıyor olabilirdim. Gerçek gelecek gökten düşüp gelene kadar. Kadersel oluşumlar ve rüya bağları burada tinsel simgedir.’ Tanrı’nın dokunuşunu anlatan bu ayrı seride, ‘gölgede kalan benliklerimize rağmen her zaman O’nun tarafından gözetiliriz. Ve biz ölene kadar bu rüya, bu izdüşüm devam etmektedir’ teması hakimdir. + Tanrı tasviri bu seride; kadın, yer küre ve ağaç gibi birçok figür ile betimlenmiş ve onun gözlemi, dokunuşu ve varlığı teması ile desteklenmiştir. Kâge; Japonca gölge demektir. Gölge benliklerimiz ise; fotoğrafçılık bilimindeki negatif pozlama tekniğinden esinlenilerek mavi vücut ve beyaz saç tonlamaları ile betimlenmiştir. Sebebi; fotoğraf biliminde bu renk tonlarının oluşması hatalı ve istenmeyen bir ışığın patlamasıdır. Sanatçının önceki Işık (Sufi) serisinden sonra gelen bu devam serisi alt benlikleri ve onun altında yatan gölge yanların paradigmalarını anlatır. İnsanlığın günümüzdeki sıkışmışlığına bir el uzatmadır. Bu seride, istenmeyen benliklerimiz mavi ile tasvir edilirken istenmeyen ışığı kabul etmeyi olumlamaktadır. Lakin ışığın yanında gölge de her zaman vardır. Bu nedenle insanın ışığı ve gölge yanları Tanrı’nın dokunuşu ile taçlandırılacaktır. Kadersel oluşumlar ve rüya bağları gibi durumlarda bu varlıklar, benliklerimiz ve yaratıcı güç burada tinsel oluşum yaratılmasını sağlar.
Gürşçiler
Geleneksel Türk Tiyatrosu Karagöz'e ait Güreşçiler oyununu adresleyen bir güreş sahnesinde Karagöz ve Arnavut birbirlerine el peşrevleri çekiyor. Dana derisi üzerine geleneksel nevrekan bıçakları ile işleme, doğal boyalar ile renklendirme ve iş mürekkebi ile kontürleme yoluyla tasarlanmıştır.

Çünkü önce kalem ve kağıt vardı...